Ama güneş hep göz kırpıyor aradan.
Huseyin Çağlayan İstanbul Modern'deki sergisinden bahsetmiştim, Pazar günü hedefimiz Karaköy'dür ileri şeklinde düştük yollara.. Namport'un bizi son bir kaç keredir üzen performansı sonrası aslında Karaköy'de kahvaltı yapmama taraftarıydım ama deniz manzarasından feragat edip bir de daha içerideki esas oglan, Namlı Gurme'ye şans verelim dedik. Aman allahım!
Şarküteri, ortam muhteşem ama ya hizmet.. Hizmet super hatta uber! Sevgili garsonumuz ki öğrendim sonradan kendisi Karaköy'ün kralı Fevzi Bey:)
İşletmenin GM'si Engin Bey tek tek masalarla ilgileniyor, halimizi hatırımızı soruyor. Sonunda dayanamayıp beraber mis zeytinlerin önünde pozumuzu verdik, beyefendinin şıklığına ayrıca dikkat çekmeme de gerek yok sanırım..
Sonra yuruyerek İstanbul Modern, benim Cağayan'ı hatim etmem ve arkadaşlarla güzel bir yemek ile sona eren gün.
Sergiden anektotlarım sonra gelecek, çünkü yarın daha özel bir turla tekrar ziyarette bulunacağım.
3 comments:
Off naptin, yiyen var, yiyemeyen var, diyetisyenin 3. Haftasinda bu post zorladi beni :)) bu arada cok tatli olmussun ;)
Teşekkürler:) e artık haftada bir cozutma (kardeşim Onur ole dersi) gunun yok mu, NamlıGurme hakeder o gunu bence:)
ayakkabinin markasini ve sezonunu ogrenebilir miyim?
tesekkurler :)
Post a Comment